Güçlü Amaçlar
Ünlü bir bilim adamının sözünde ufak bir değişiklik yaparak bu günkü yazıma başlamak istiyorum; "Bana yeteri kadar güçlü bir amaç verin dünyayı yerinden oynatayım!"
Yeterince güçlü bir amaç;
Sizi hayata bağlar, adımlarınızı sağlamlaştırır, bakışınızı berraklaştırır.
Amaçsız insanların akıntıya kapıldığı hayat nehrinde size can simidi olur.
Kaleminizin yazdığı ilk satır, geceleri gördüğünüz ilk rüyadır.
Sabahları odanıza giren ilk ışık, gece yolunuzu aydınlatan feneriniz, fırtınalı sularda pusulanız olur.Düşündüğünüz ilk şey, kötü alışkanlıklarınızı yerle bir eden tek iksirdir.
Güçlü bir amaç tutku dolu olmalıdır. Basit hesaplar bu amacı zedelememelidir. İlkeler üzerine inşa edilmelidir. Rekabete kurban gidecek bir şey asla olmamalıdır. Sizi yataktan fırlatmalıdır bu amaç. En önemlisi basit olmamalıdır. Elde edildiğinde size yeni kapılar açmalıdır.
Yıl 1955. O yıllarda Amerika Birleşik Devletleri'nin güney eyaletlerinde siyahilerle beyazlar otobüslere ayrı kapıdan biniyor, kendilerine ayrılmış ayrı yerlere oturuyorlardı. Rosa Parks isimli siyahi bir kadın bir gün Montgomery'de otobüse bindi. O otobüste bir beyaz, beyazlara ayrılan yerde yer bulamayınca, siyahilere ait bölümde oturmakta olan Rosa Parks'tan koltuğundan kalkıp kendisine yer vermesini istedi. Şoför de kalkması için uyardı ama Parks yerinden kalkmadı. Tutuklandı ve hapse girdi. [1]
Rosa Parks o günden sonra kararını vermişti. Amacı belirginleşmiş ve bir insan olmanın bütün haklarından sonuna kadar faydalanmak isteğini bir manifesto haline getirmişti. Güçlü amaçlarınız olduğunda, hele bu amaçlar başkalarının hayatlarına değer kattığında yürekten davranan ve sizinle aynı amaca sahip insanları etrafınızda toplamanız çok zor olmayacaktır. Rosa olayında da işte tam bu meydana geldi. Rosa Parks'ın amacı ve bu amacı elde etmedeki yılmaz kararlılığı onu bir sembol haline getirdi.
1999'da Time dergisince 20. yüzyılın insan hakları savunucusu seçildi. Parks 1996 yılında Başkanlık Hürriyet madalyasına lâyık görüldü. 1999 yılının başında da, Kongre'nin altın madalyasına hak kazandı ve bu ödülü Bill Clinton'un elinden aldı. Sonrasında ise.... sonrasında olanları ben anlatmayayım, aşağıdaki resim anlatsın...
Yeteri kadar güçlü bir amaçtan kastettiğim işte bu... Bu yazının özellikle kadınlarımıza esin kaynağı olması temennilerimle tüm kadınların kadınlar gününü kutluyorum. Sağlıcakla kalın.
"Başarılı olana kadar vazgeçmeyeceğim!
Ben bu dünyaya mağlup olmak için gelmedim, damarlarımda da başarısızlık akmıyor. Ben, çoban tarafından güdülmeyi bekleyen bir koyun değilim. Ben bir aslanım ve koyunlarla birlikte konuşmayı, yürümeyi ve uyumayı reddediyorum. Başarısızlık mezabahası da benim kaderim olamaz." Og Mandino
"Başarılı olana kadar vazgeçmeyeceğim!
Ben bu dünyaya mağlup olmak için gelmedim, damarlarımda da başarısızlık akmıyor. Ben, çoban tarafından güdülmeyi bekleyen bir koyun değilim. Ben bir aslanım ve koyunlarla birlikte konuşmayı, yürümeyi ve uyumayı reddediyorum. Başarısızlık mezabahası da benim kaderim olamaz." Og Mandino
Kaynaklar
[1] http://tr.wikipedia.org/wiki/Rosa_Parks
Eline sağlık hocam.
YanıtlaSil