20 Km Kuralı
Bu
günkü yazımda 20 km kuralından bahsetmek istiyorum. Kuralın özü bir disiplin
oluşturup bunu sürdürmek. Bu disiplin eğer anlamlı ve ulvi bir amacı içeriyorsa
ona ulaşmamak mümkün değil. Tek yapılması gereken bunun farkında olmak.
Aslında bu konuyla ilgili klasik hikayeyi duymuşsunuzdur. Ormanda ağaç kesen baltacılar yarışa girişirler. Birisi bitmek tükenmek bilmeyen bir hırsla işe koyulurken, bir diğeri planlı ve akıllı bir strateji izler. Zamana yayılmış, zihin ve beden gücünü dengeleyen bir yaklaşım sergiler. Sonuç olarak kendini yormayan ama stratejik hareket eden ormancı yarışı kazanır.
Jim Collins buna 20 km kuralı diyor. Uzun bir yolculuğa çıkan iki kişiyi de örnek olarak gösteriyor. Bu yolculuk öyle bir yolculuk ki hem kar var hem kış, hem yaz var hem kuraklık, çölleri de aşıyorlar, denizleri de aşıyorlar. Düzlüklerden de geçiyorlar. Adamlardan biri herhangi bir plana sadık kalmadan yolculuğa yine hırsla başlıyor. Düzlüklerden koşarak geçiyor. Bir günde 50-60 kilometre gidiyor. Düzlük bitiyor. Sonraki gün geldiğinde çöle varmış oluyor. Ama hava çok sıcak olduğu için akşamı bekleyip serin vakitte gitmeye karar veriyor. Akşam olunca ancak 5 km gidebiliyor. Hava şartları düzgün olunca mesafeyi artırıyor, zor anlarda ise hiç bir şey yapmıyor. Bu plansızlık yüzünden varacağı yere uzun zaman sonra yorgun ve bitkin bir şekilde yetişmiş oluyor. Diğer kişi ise haritayı önüne alıyor. Gideceği yere kadarki mesafede karşısına çıkabilecek güçlükleri not ediyor. Lokasyonu ezberliyor, içselleştiriyor. Stratejisini belirliyor; günde 20 km gitmek! Enerji seviyesi pik noktada olsa bile, yollar çok elverişli olsa bile, zorlu olsa bile günde 20 km gitmek. Bunu uyguluyor, hiç bir hasar görmeden diğer yolcudan çok kısa zaman önce gitmek istediği yere varıyor.
Aslında bu konuyla ilgili klasik hikayeyi duymuşsunuzdur. Ormanda ağaç kesen baltacılar yarışa girişirler. Birisi bitmek tükenmek bilmeyen bir hırsla işe koyulurken, bir diğeri planlı ve akıllı bir strateji izler. Zamana yayılmış, zihin ve beden gücünü dengeleyen bir yaklaşım sergiler. Sonuç olarak kendini yormayan ama stratejik hareket eden ormancı yarışı kazanır.
Jim Collins buna 20 km kuralı diyor. Uzun bir yolculuğa çıkan iki kişiyi de örnek olarak gösteriyor. Bu yolculuk öyle bir yolculuk ki hem kar var hem kış, hem yaz var hem kuraklık, çölleri de aşıyorlar, denizleri de aşıyorlar. Düzlüklerden de geçiyorlar. Adamlardan biri herhangi bir plana sadık kalmadan yolculuğa yine hırsla başlıyor. Düzlüklerden koşarak geçiyor. Bir günde 50-60 kilometre gidiyor. Düzlük bitiyor. Sonraki gün geldiğinde çöle varmış oluyor. Ama hava çok sıcak olduğu için akşamı bekleyip serin vakitte gitmeye karar veriyor. Akşam olunca ancak 5 km gidebiliyor. Hava şartları düzgün olunca mesafeyi artırıyor, zor anlarda ise hiç bir şey yapmıyor. Bu plansızlık yüzünden varacağı yere uzun zaman sonra yorgun ve bitkin bir şekilde yetişmiş oluyor. Diğer kişi ise haritayı önüne alıyor. Gideceği yere kadarki mesafede karşısına çıkabilecek güçlükleri not ediyor. Lokasyonu ezberliyor, içselleştiriyor. Stratejisini belirliyor; günde 20 km gitmek! Enerji seviyesi pik noktada olsa bile, yollar çok elverişli olsa bile, zorlu olsa bile günde 20 km gitmek. Bunu uyguluyor, hiç bir hasar görmeden diğer yolcudan çok kısa zaman önce gitmek istediği yere varıyor.
Bu
kural aşikar bir kural. Hepimizin bilipte uygulamadığı bir kural. Eğer bu
kuralı idrak etmeyi başarabilirsek belki de yığınla para verdiğimiz ama ayda
bir kaç gün dışında düzenli gidemediğimiz spor salonu muammasını da çözmüş
oluruz. Ya da aniden aldığımız, bizi heyecanlandıran bir kararı hırslı bir
şekilde bir kaç gün uygulayıp, neden sonrasında hevesimizin balon gibi
söndüğünü de öğrenmiş oluruz.
Kaliteli düşünün, kaliteli hissedin, kaliteli yaşayın ve marka olun.
Yorumlar
Yorum Gönder